Tuz Tüketimine Dikkat!
Uzmanlar, tuz tüketimi ile ilgili olarak vatandaşları uyardı. Fazla tüketildiği zaman vücuda büyük zarar veren tuzun günde 5 gr. İle sınırlanması uzmanların tavsiyeleri arasında. Yapılan araştırmalara göre tuz tüketiminin günde 5 grama indirilmesi, her yıl kalp krizi ve inmeye bağlı 2.5 milyon ölümün önlenebileceği tespit edildi.
10 Mart 2021 - 01:18
Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Tekin Akpolat aşırı tuz tüketiminin zararlarına dikkat çekerek; kalp, böbrek hastalıkları, hipertansiyon başta olmak üzere obezite, diyabet ve bazı kanser türlerinden korunmanın yolunun tuz tüketimini günde 5 gram ile sınırlamak gerektiğini açıkladı.
Tuzun azaltılmasının kan basıncını kontrol etmenin yanı sıra hipertansiyonun gelişimini de engelleyebileceğini vurgulayan Akpolat şunları söyledi:
“Hipertansiyon sorunu ile karşılaşmamak için yapılacak işlerden birisi de tuzun azaltılmasıdır. Birçoğumuzun eli yemeğin tadına bile bakmadan tuzluğa gidiyor, eskiden bol tuzlu yiyenler yaşlanınca, hipertansiyon hastası olunca tuzun tadını unutmak zorunda kalıyor. Ailelerinin bol tuzlu yediğini gören çocuklar da aşırı tuz tüketimine yöneliyor. Tuz tüketimini kontrol altına alarak sadece yaşlılıkta değil daha erken yaşlarda hipertansiyonun ortaya çıkmasını da önlenebilir. Hipertansiyonu olan hastalar daha az tuzlu yiyerek yüksek kan basınçlarının kontrol altına alınmasını da kolaylaştırırlar. Yüksek tansiyon için önemli olan sofra tuzu olarak bilinen NaCl’dür. Batı tarzı beslenmede kişiler günde ortalama 8-9 gram tuz alır. Bu tuzun günde 5 grama düşürülmesi kan basıncının kontrol altına alınmasını kolaylaştırır. Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıklarının 2012 yılında yaptığı araştırmaya göre günde ortalama 15 gram tuz alıyoruz. “
Tuzun çok sayıda hastalığa yol açtığını vurgulayan Akpınar, tuzun neden olduğu belli başlı rahatsızlıkları ise şöyle sıraladı: Mide kanseri, İnme, Kalpte büyüme, Kemik erimesi,
Böbrek taşı, Böbrek hastalığı, Vücutta şişlik, Kalp yetmezliği.
Tuz tüketiminin azaltılması için özel çaba gösterilmesi gerektiğini kaydeden Akpolat önerilerini şöyle sıraladı:
Yemeğin tadına bile bakmadan tuz koymayın. Tuzsuz yemek çok tatsız diyorsanız biber, sirke, limon suyu ve değişik bitkilerle yemek tatlandırılabilir. Tuzsuz ekmek yiyin. Taze sebze yiyin. Konserve, turşudan uzak durun. Yemek pişirirken tuz koymayın, pişirdikten sonra da koymayın. Tuzu azaltılmış peynir yiyin. Doktor veya eczacıya danışarak yapay tuz kullanılabilir. Dışarıda yemek yerken seçici olun. Nane, kekik, sarımsak yemeklere tuz yerine lezzet verir. Etleri sarımsak, sirke, limon suyu ile terbiye edin. Sebze ve meyveler genel olarak az tuz içerir. Taze fındık, ceviz, semizotu yemeğe lezzet katar. Alışveriş yaparken gıda etiketindeki tuz miktarına bakın.
Tuzun azaltılmasının kan basıncını kontrol etmenin yanı sıra hipertansiyonun gelişimini de engelleyebileceğini vurgulayan Akpolat şunları söyledi:
“Hipertansiyon sorunu ile karşılaşmamak için yapılacak işlerden birisi de tuzun azaltılmasıdır. Birçoğumuzun eli yemeğin tadına bile bakmadan tuzluğa gidiyor, eskiden bol tuzlu yiyenler yaşlanınca, hipertansiyon hastası olunca tuzun tadını unutmak zorunda kalıyor. Ailelerinin bol tuzlu yediğini gören çocuklar da aşırı tuz tüketimine yöneliyor. Tuz tüketimini kontrol altına alarak sadece yaşlılıkta değil daha erken yaşlarda hipertansiyonun ortaya çıkmasını da önlenebilir. Hipertansiyonu olan hastalar daha az tuzlu yiyerek yüksek kan basınçlarının kontrol altına alınmasını da kolaylaştırırlar. Yüksek tansiyon için önemli olan sofra tuzu olarak bilinen NaCl’dür. Batı tarzı beslenmede kişiler günde ortalama 8-9 gram tuz alır. Bu tuzun günde 5 grama düşürülmesi kan basıncının kontrol altına alınmasını kolaylaştırır. Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıklarının 2012 yılında yaptığı araştırmaya göre günde ortalama 15 gram tuz alıyoruz. “
Tuzun çok sayıda hastalığa yol açtığını vurgulayan Akpınar, tuzun neden olduğu belli başlı rahatsızlıkları ise şöyle sıraladı: Mide kanseri, İnme, Kalpte büyüme, Kemik erimesi,
Böbrek taşı, Böbrek hastalığı, Vücutta şişlik, Kalp yetmezliği.
Tuz tüketiminin azaltılması için özel çaba gösterilmesi gerektiğini kaydeden Akpolat önerilerini şöyle sıraladı:
Yemeğin tadına bile bakmadan tuz koymayın. Tuzsuz yemek çok tatsız diyorsanız biber, sirke, limon suyu ve değişik bitkilerle yemek tatlandırılabilir. Tuzsuz ekmek yiyin. Taze sebze yiyin. Konserve, turşudan uzak durun. Yemek pişirirken tuz koymayın, pişirdikten sonra da koymayın. Tuzu azaltılmış peynir yiyin. Doktor veya eczacıya danışarak yapay tuz kullanılabilir. Dışarıda yemek yerken seçici olun. Nane, kekik, sarımsak yemeklere tuz yerine lezzet verir. Etleri sarımsak, sirke, limon suyu ile terbiye edin. Sebze ve meyveler genel olarak az tuz içerir. Taze fındık, ceviz, semizotu yemeğe lezzet katar. Alışveriş yaparken gıda etiketindeki tuz miktarına bakın.
FACEBOOK YORUMLAR